İstanbul’da Yürümek: Ayaklarınla Tarihe Dokunmak
29 Haziran 2025 Pazar

İstanbul’da yürümek sadece fiziksel bir aktivite değil, zamanda yolculuk gibidir. Sultanahmet’te attığınız her adım binlerce yıllık geçmişe dokunur. Aya Sofya’ya sırtınızı verip Sultanahmet Camii’ne yürürken Roma, Bizans ve Osmanlı üçgeninde gezinmiş olursunuz.


Balat sokakları... Renkli evleri, çamaşır ipleri, eski Rum meyhaneleriyle bir kartpostal gibi. Burada yürümek nostaljiyle bugünü aynı anda yaşamak gibidir. Ve evet, her köşe başında sizi selamlayan bir kedi mutlaka vardır.


Kuzguncuk ise yürümeyi sanat haline getirir. Dizi sahnelerine ev sahipliği yapmış bu semtte her köşede bir sürprizle karşılaşmak mümkündür. Antikacılar, duvar yazıları, küçük kitapçılar... Yavaş yürüyün, çünkü güzellikler detaylarda gizlidir.


İstiklal Caddesi'nde yürümekse başka bir deneyim. Müzik sesleri, kalabalık, tramvay çanı ve tarihi binalar… Her adımda başka bir hikâyeyle karşılaşırsınız. Ve en güzeli, bu yürüyüşlerin sonunda Galata’ya varıp denize bakmak.


Son durak: Kadıköy Çarşı. Yürüyüşünüzü sokak müzisyenleriyle ritim tutarak, eski bir plakçıdan nostaljik bir melodiyle tamamlayabilirsiniz. İstanbul’da yürümek, yalnızca bir yerden bir yere gitmek değildir. İstanbul’da yürümek, şehirle dans etmektir.